5 Mayıs 2020 Salı

HALK İÇİNDE MUTEBER BİR NESNE YOK DEVLET GİBİ


HALK İÇİNDE MUTEBER
BİR NESNE YOK DEVLET GİBİ


Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi
Olmaya devlet cihânda bir nefes sıhhat gibi.


Halkın gözünde devlet (iktidâr) gibi değerli bir şey yok.
Halbuki şu dünyada bir nefes sıhhat gibi devlet (güç) olamaz.

Saltanat didükleri ancak cihân gavgasıdur
Olmaya baht ü saâdet dünyede vahdet gibi.

Saltanat dedikleri sadece bir dünya kavgasıdır.
Dünyada Allaha yakınlık gibi büyük saâdet ve baht açıklığı olamaz.

Ko bu ayş ü işreti çünkim fenâdur âkıbet
Yâr-ı bâkî ister isen olmaya tâat gibi.

Bu eğlenceyi yeme içmeyi bırak, sonu kötüdür.
Eğer ebedî bir sevgili istiyorsan ibâdet gibisi yoktur.

Olsa kumlar sağışınca ömrüne hadd ü aded
Gelmeye bu şîşe-i çerh içre bir saât gibi.

Ömrün, kumlar sayısınca sınırsız ve hesapsız olsa bile,
Bu feleğin fanusunda ( çıtasında) bir saât gibi bile gelmez.

Ger huzûr etmek dilersen ey Muhibbî fâriğ ol
Olmaya vahdet cihânda kûşe-i uzlet gibi.

Ey Muhibbî, eğer huzur içinde olmak istersen, ferâgat sâhibi ol (vazgeç)
Dünyada yalnızlık köşesine çekilmek gibi Allaha yakınlaşma olamaz.

Kanuni Sultan Süleyman
"Muhibbi"
( 1494 - 1566 )

https://islamiekartlar.blogspot.com/?fbclid=IwAR0jZkDsItpuISD8o9W7XScWLwQVU4Y8YTLgmLxyUS5poqu9KuIm-eiao6Y

CELÎS-İ HALVETİM, VARIM, HABÎBİM MÂH-I TÂBÂNIM


CELÎS-İ HALVETİM, VARIM,
HABÎBİM MÂH-I TÂBÂNIM


Celîs-i halvetim, varım, habîbim(harimi) mâh-ı tâbânım
Enîsim, mahremim, varım, güzeller şâhı sultânım.


Birlikte olduğum, sahip olduğum, sevgilim, parıldayan ayım,
Can dostum, en yakınım, layığım, güzellerin şahı sultanım.

Hayatım, hâsılım, ömrüm, şarab-ı kevserim, adnim
Bahârım, behçetim, rûzum, nigârım, verd-i handânım.

Hayatım, yaşama sebebim, ömrüm, kevser şarabım, Cennet'im
Baharım, sevincim, gündüzüm, güzel yüzlü sevgilim, gülen gülüm.

Neşâtım, işretim, bezmim, çerâğim, neyyirim, şem'im
Turuncu u nâr u nârencim, benim şem'-i şebistânım.

Sevinç kaynağım, eğlencem, meclisim, kandilim, güneşim, mum ışığım
Turuncum, narım, portakalım, benim haremimin ışığı.

Nebâtım, sükkerim, gencim, cihân içinde bî-rencim
Azîzim, Yusuf`um, varım, gönül Mısr'ındaki hânım

Bitkim, şekerim, gencim, dünya içinde el değmemişim
Azizim, Yusuf'um, varım, gönlümün Mısır'ının sultanı.

Stanbûl'um, Karaman'ım, diyâr-ı mülket-i Rum'um
Bedehşân'ım ve Kıpçağım ve Bağdâd'ım, Horasânım.

İstanbul'um, Karaman'ım, Rum mülkü diyarım
Bedehşân'ım(lal madeni çıkan yer) ve Kıpçağım ve Bağdad'ım, Horasan'ım.

Saçı mârım, kaşı yayım, gözü pür fitne, bîmârım
Ölürsem boynuna kanım, meded hey nâ-müselmânım

Dalgalı (yılan) saçlım, yay kaşlım, gözü baştan çıkaranım, hastayım
Ölürsem vebali senin boynuna, medet et hey gayrimüslimim.

Kapında,çünki meddâhım, seni medh ederim dâim
Yürek pür gam, gözüm pür nem, Muhibbi'yim, hoş halim!

Çünkü kapında meddahım, her daim seni överim
Yüreği gam dolu, gözü yaş dolu, Muhibbiyim, hoş halim!

Kanuni Sultan Süleyman
"Muhibbi"
( 1494 - 1566 )

Not: Bu gazelin ilk beyti bazı yerlerde “Abîrüm anberüm” şeklinde görülmektedir. Kanuni bu şiirini eşi Hürrem Sultan için yazmıştır.

https://islamiekartlar.blogspot.com/?fbclid=IwAR0jZkDsItpuISD8o9W7XScWLwQVU4Y8YTLgmLxyUS5poqu9KuIm-eiao6Y

8 Şubat 2019 Cuma

Timurtaş Hoca'dan Mükemmel Bir Şiir..."TÜKÜRÜN"

Çanakkale Şehitleri-Bedirhan Gökçe-VİDEO


YERYÜZÜNDE BASÖRTÜSÜ ZULMÜ-VİDEO


VE SİZLER-Başörtülü Bacılarım-VİDEO


VE SİZLER...



VE SİZLER...


O gün ayetler, sizin omuzlarınızdan söz ediyordu..

Başörtüsünü bir sancak gibi yapan Eliftiniz.

İnce Ceylan derisinde, sülûs yazılarla, süslü ''Nur'' ayetlerinin şavkıydı dalgalanan..

Üç küçük ağaç dallarını size dönüp çiçeğe döndü O gün.

Rüzgar bazen pervaz ediyor, ince beyaz çiçeklerin arasından süzülüp, sizin başörtünüzde duruluyordu...

Ve derken..

Gökte, güneş gelip başınızın üstünde durdu..

Hüznün şerefelerinde mavi ezan çiçekleri açıldı...

Siz.. bir zulmün üzerine yürür gibi yürüdünüz..

Siz.. ayetlerde omuzlarından söz edilenlersiniz

Siz.. yeryüzünün bütün meydanlarında başörtüsünü birer sancak gibi taşıyanlarsınız..

Siz.. iffet ve namus timsalleri...

yeryüzünün zümrüt parıltılarısınız...

Siz.. yeryüzüne sığmayan, iman çağlayanlarısınız..


Ve Sizler BACILARIM..

Başörtüsü için çile çeken, gözyaşı döken bacılarım...

Allah yolunda her türlü tehdide, işkenceye, zulme göğüs geren, dövülen, horlanan..

Sözlerinde, özlerinde gönüllerinde imanın nurunu dalgalandıran..

Allah için, seherlerde kanlı gözyaşları arş-ı alaya dayanmış sizler...!

BACILARIM... SİZLERE SELAM OLSUN!

Ve sizler, öyle kimselersiniz ki;

Allah ve Rasulünü dünyadan ve dünyadakilerden üstün tutanlarsınız...

- Sizler Allah'tan ümit kesmeyenlersiniz..

- Sizler Dertlerini sessiz-beyaz dilekçelerle Allah'a sunanlarsınız..

- Sizler istediklerini yalnız ve yalnız Allah'tan isteyenlersiniz..

Ve sizler..

-Allah'ın mahşerdeki hesabını unutup, size alaylı gözlerle her türlü acımasızlığı yapanların yüzüne;

Şanlı direnişinizi tokat gibi çarpan sümeyyelersiniz..

SİZLERE SELAM OLSUN..

Bakın! duyuyormusunuz..

İşte ecdadın sitemkar sesleri

Şanlı ecdadın mezarlarında kemikleri sızlıyor..

Vatan için, millet için, bayrak için, Kur'an için, başörtüsü için, namus için can vermiş.. Şehit olmuş şanlı ecdad..

Bizler, ümmetin erkekleri boynumuz eğik.. Ama onlar.. onlar medar-ı iftiharlarınız..

Mezarlarında rahat uyumayan yüzbinlerce şehid'in al kanları..

BACIM

İnan ki, senin başörtünde gül bahçesine dönüşmüş..

Onların kanları boşa akmamış..

Onlar gül bahçelerini sulayan; Eyyub El-Ensariler, Ulubatlı Hasanlar, Sütçü imamlar, Akifler..

Ey Sütçü imam.. İki bacımızın yaşmağını aldılar diye maraşı kana buladın..

HEYHAT..!

Gel görki, şimdi senin şuuruna ne kadarda da muhtacız..

Hakkını helal et!

Senin emanetine sahip çıkamadık..

Senin huzurunda duracak yüzümüz yok..

Bacılarımızın, kızlarımızın derdine derman olamadık..

Onlar okumak istiyorlar..

Ama gel görki senin torunlarını başörtülü diye sokmuyorlar okullarına..

O gün Fransız, İngiliz Yunan dölleri; Bayrağa, başörtüsüne, namusa el uzatıyordu..

Bugün adı müslüman olan, Mehmetler, Ayşeler maalesef birer başörtüsü celladı kesilmişler..

Başörtüsünü düşman bellemişler..

BACIMIN İFFETİ BATMAKTA REZİLİN GÖZÜNE..

ACIRIM TÜKRÜĞE BİLLAHİ ! TÜKÜRSEM YÜZÜNE

diyor merhum Akif

Reziller görevlerini yapıyorlar..

Peki ya bizler? Adı müslüman olan bizler..

Lafı gelince mangalda kül bırakmayan bizler, üzerimize sanki ölü toprağı serpilmiş..

Evlerimizdeki rahat koltuklarımızdan onların gözyaşlarını izliyoruz.utanmadan.. utanmadan..


Ve SEN okula alınmayan, gözyaşları arş-ı alayı titreten BACIM.. BAKAMIYORUM YÜZÜNE.. UTANIYORUM..

Sana karşı vazifemi yapamadım.. Beni affet..

Biliyorum.. O her şeyin hesabının hakkıyla sorulduğu yerde, yakama yapışacaksın..Sana diyecek sözüm yok.. Tükür.. Tükür yüzüme.. bacım..

Tükür.. Tükür..

Benim şahsımda adı erkek diye geçinenlerin hepsinin yüzüne tükür..!

AH BACIM..

Senin gözyaşlarını görecek gözlerimizin önünde, şimdi neler var neler..

Paralar.. altınlar.. evler.. dünyalıklar..

Senin yaşadıklarını hissedecek yüreğimizde öyle bir pas varki, kapkara..

Kalplerimiz ise taş kesilmiş.. kaskatı olmuş..

Ah BACIM ah..

Sen yinede üzülme..

Hergün beraber olduğun insanlar, hemde adı müslüman olan bunca insan,annen, baban, kardeşlerin, bizler, kısacası hepimiz..


Bu kayıtsız hali, lakayıt hali, seni düşündürmesin.. ağlatmasın..

Bizler vazifemizi yapamasakta sen yine de üzülme..!

Ümitvar ol..

BACIM..

Unutma! tez geçer zulmün ezası. Sabretmeyi bileceksin tamam mı?

* * * * * * * * * * * * * * * * * * *

Çevirmez ahını Allah öksüzün Pek basittir, devrilmesi köksüzün Her kim olsa haksızlığı haksızın Suratına çalacaksın tamam mı?

* * * * * * * * * * * * * * * * * * *

Yolunuz her zaman Allah yoludur! Bu öyle bir çileki, kökü şehid kanıdır! Hak haklının en mukaddes malıdır. Vermezlerse alacaksın tamam mı?

* * * * * * * * * * * * * * * * * * *

Yalana hayır, bu gerçeğe evet Mücadeleden yılma, kalsanda tek fert Birde ötesi var, buranın elbet, Nasıl olsa güleceksin... güleceksin... Güleceksin tamam mı?

* * * * * * * * * * * * * * * * * * * 

ALLAHIM, Bizlere yüzümüz ağırtan böyle nesiller verdiğin için sana şükürler olsun..



ALLAHIM, Ayakları senin davanda sabit olan bu güzide evlatları, bütün ümmeti Muhammed'e ibret eyle, rehber eyle..

ALLAHIM, Bütün bu yapılanlar, ümmetin dağınıklığından.. En kısa zamanda bütün müslümanlara, birbirini sevmeyi, birbirleriyle kardeş olmayı ve birleşme şuurunu nasip eyle..

ALLAHIM sen Mevlamızsın.. Bizleri bağışla.. bizleri şuurlandır.. gözlerimizi aç kalplerimizi yumuşat.. ayaklarımızı kaydırma.. davamızda zafer nasip eyle..

AMİN... AMİN... AMİN

BULDUM


BULDUM

Akar gözlerümden yaş yerine kan
Zerrece görünmez gözüme cihân
Deryâlar nûş idüb kanmaz iken cân
Aşıklar kandıran ummânı buldum

Emîr Sultan dir ne hoş bâzâr imiş
Aşıklar seyr idüb gezerler imiş
Cümlenün maksudı ol dîdâr imiş
Hakk’a karşı duran divanı buldum” 

EMİR SULTAN HAZRETLERİ (k.s)

NAMAZINI KIL KARDEŞİM


NAMAZINI KIL KARDEŞİM
Niçin geldin bu dünyaya...
Kul olsana sen mevlaya...
Aldanma yalan dünyaya.. 
Namazını kıl kardeşim...

Büyük yalnız ALLAH'tır bil..
Haydi sende Hakka eğil...
Müslümanlık böyle değil...
Namazını kıl kardeşim..

Mü'minlerin miracıdır...
Müslümanın baş tacıdır.
Unutma farzı ayındır...
Namazını kıl kardeşim.

TUT ELLERİMİZDEN YA RASULALLAH


TUT ELLERİMİZDEN YA RASULALLAH
Efendim mübtela oldum aşkınla
Hasretin döndürdü beni şaşkına
Ümmetinden olun Allah aşkına
Tut ellerimizden Ya Rasulallah
Tut ellerimizden Ya Habiballah

Yarın geldiğimde mahşer yerine
Lutfeyleyip bakar mısın yüzüme
Sevdan yüce benim aciz gönlümde
Tut ellerimizden Ya Rasulallah
Tut ellerimizden Ya Habiballah

Seni gören gözü ateş mi yakar
Gönül sana susuz senden mi bıkar
Mahşer günü herkes şefaat umar
Tut ellerimizden Ya Rasulallah
Tut ellerimizden Ya Habiballah

Yarın geldiğimde mahşer yerine
Lutfeyleyip bakar mısın yüzüme
Sevdan yüce benim aciz gönlümde
Tut ellerimizden Ya Rasulallah
Tut ellerimizden Ya Habiballah

Aşkın yakar bedenimi gönlümü
Feda etsem senin için ömrümü
Kalbim sevdan ile bulur yönünü
Tut ellerimizden Ya Rasulallah
Tut ellerimizden Ya Habiballah

Yarın geldiğimde mahşer yerine
Lutfeyleyip bakar mısın yüzüme
Sevdan yüce benim aciz gönlümde
Tut ellerimizden Ya Rasulallah
Tut ellerimizden Ya Habiballah

20 Aralık 2018 Perşembe

Yılbaşına (Noel'e) Hazırlık



'Milli Şair' Mehmet Akif Ersoy, Müslümanların yılbaşı kutlamalarına tepkisini 'Yılbaşına (Noel'e) Hazırlık' şiirinde dile getirdi. İşte Milli Şair'in o şiir;

Yılbaşına (Noel'e) Hazırlık

Ya Rab! Böyle mi olacaktı benim cennet yurdum?
Baktımda etrafıma yalnızım ağladım durdum.

Bir mana veremedim, şu miladi yılbaşına!
Şaştımda kaldım, Müslümanların vah telaşına!

Çevirdim başımı, nereye ettimse bir nazar.
Gördüm ki Noel için hazır, yer-yer çarşı-pazar

Haykırmak gelmişti içimden, seslendim millete
Heyhat! Duyuramadım, ne Ahmet’e ne Mehmet’e

Ya Rab! Kurtulsun! Hidayet ver bu millete
İslama gelsin milletim son versin şu zillete.

Mehmet Akif Ersoy